İçeriğe geç

Gözde çift görme neyin belirtisidir ?

Bir Siyaset Bilimcinin Merceğinden: Çift Görmenin Anatomisi

Bir siyaset bilimci için görmek, sadece bir algı eylemi değil, aynı zamanda bir iktidar pratiğidir. Çünkü nasıl gördüğümüz, kimin bize neyi göstermesine izin verdiğimizle ilgilidir. Peki ya bir toplum “çift görmeye” başlarsa? Gözde çift görme tıbbi anlamda bir rahatsızlıkken, siyasal anlamda bir semptomdur — iktidarın, kurumların ve ideolojilerin bireyin algısını bölmesidir.

Bu yazıda “gözde çift görme”yi bir metafor olarak ele alalım: Gerçeğin ikiye bölündüğü, vatandaşın birden fazla hakikat arasında kaldığı bir siyasal sendrom. Çünkü bazen toplumlar da tıpkı bir insan gözü gibi, aynı nesneyi iki farklı biçimde görebilir.

İktidarın Optiği: Gerçeği Kim Belirler?

Görmenin Politikası

Siyaset, görünür olanla görünmeyen arasındaki savaştır.

Bir lider, bir devlet veya bir ideoloji; halkın neyi nasıl gördüğünü şekillendirmek ister.

“Gerçek budur” diyen her söylem, aslında bir bakış açısı dayatır.

Tıpta çift görme, göz kaslarının uyumsuzluğundan kaynaklanır.

Siyasette ise bu kurumsal uyumsuzluk olarak karşımıza çıkar:

Yasama başka bir doğrultuya bakar, yürütme başka bir yöne…

Vatandaş, iki farklı gerçeği aynı anda algılar.

İşte o an toplumda “çift görme” başlar — bir göz devleti, diğeri halkı temsil eder.

Hakikatin Çiftleşmesi

Modern siyaset, tek bir hakikatin olmadığı bir çağda yaşıyor.

Medya bir şey söyler, muhalefet başka bir şey. Akademi başka görür, sokak başka hisseder.

Bu durum, bireyin bilişsel dünyasında bir “çift görme sendromu” yaratır.

Hakikat parçalanır, algı çoğalır.

Artık hiçbir şey tek bir gözle görülemez hale gelir.

Peki, bu durumda gerçek ne olur? Yoksa siyaset, gerçeği çoğaltarak mı hayatta kalır?

Kurumlar ve Güç Dengesi: Devletin Gözleri Nerede?

Kurumların Görme Yetisi

Devlet, kurumsal bir göz gibidir. Gözetler, denetler, yönlendirir.

Ancak kurumlar arasında güç çatışması olduğunda, bu göz de çift görmeye başlar. Bir göz hukuk devleti ilkesine, diğeri pragmatizme bakar.

Bu noktada siyaset bilimi bize şunu söyler:

Kurumların “görme açısı” birbiriyle uyumlu olmadığında, toplumda belirsizlik ve güvensizlik artar.

Vatandaş, kime inanacağını bilemez.

Tıpkı bir göz hastasının görüntüyü ikiye bölünmüş görmesi gibi, vatandaş da devletin iki yüzünü görür — biri demokratik, diğeri otoriter.

Erkek Gücü ve Kadın Duyarlılığı

Siyasetin gözleri, tarih boyunca cinsiyetli olmuştur.

Erkek bakışı genellikle stratejik, güç odaklı ve rekabetçidir.

Bu bakış, dünyayı tehditler ve fırsatlar ekseninde görür.

Kadın bakışı ise demokratik katılım, empati ve sosyal etkileşim odaklıdır.

Bu bakış, dünyayı ilişkiler ve duygusal ağlar üzerinden anlamlandırır.

Bir toplum, bu iki görme biçimini dengeleyebilirse, siyasal vizyonu derinleşir.

Ancak biri diğerini bastırırsa, siyaset tıpkı bir göz gibi şaşılaşır.

Güç körlüğü başlar.

İdeoloji: Görmenin Rengi

Renkli Hakikatler

İdeolojiler, tıpkı renk filtreleri gibidir.

Bir göz dünyayı mavi tonlarda görürken, diğeri kırmızıda ısrar ederse ortaya bulanık bir manzara çıkar.

Bir taraf ulusal çıkarı merkeze alır, diğeri bireysel özgürlükleri.

Bir taraf güvenlik der, diğeri adalet.

Siyaset bilimi açısından bu, toplumun “bilişsel tutarlılık” testidir.

Bir toplum farklı ideolojik gözlerle baktığında, hem derinleşir hem de bölünür.

Bu nedenle sağlıklı bir siyasal görüş, iki gözü de aynı hedefe odaklayabilmektir: Gerçeği birleştirmek, farklılığı kör etmeden görmek.

Çift Görmenin İdeolojik Bedeli

Çift görme sadece algıyı değil, eylemi de bozar.

Bir vatandaş aynı anda hem güvende olmadığını hisseder, hem de değişimden korkar.

Bir siyasetçi hem reform vaat eder, hem statükoyu korur.

Bu çelişkili tutumlar, demokratik bilinçte bulanıklık yaratır. Toplum kararsızlaştıkça, iktidar netleşir.

İktidarlar, genellikle bu çift görmeden beslenir; çünkü bulanıklık, kontrolü kolaylaştırır.

Vatandaşlık ve Görme Sorumluluğu

Demokratik Netlik

Bir vatandaş, siyasal gözlüklerini temizlemeden dünyayı net göremez.

Eleştirel düşünce, siyaset biliminin en etkili tedavisidir.

Tıpta göz kaslarını dengelemek gerekir; siyasette ise kurumları, değerleri ve söylemleri dengelemek.

Gerçek demokrasinin gözleri, iktidarın değil, halkın doğrultusunda hizalanmalıdır.

Birey, medya ve devlet arasındaki üçlü denge, toplumsal görme yetisini yeniden inşa eder.

Yeni Bir Görüş Biçimi

Belki de siyaset biliminin en büyük görevi, toplumu “tek görmeye” zorlamak değil, farklı gözlerin birlikte net görmesini sağlamaktır.

Kadınların empatik vizyonu, erkeklerin stratejik netliğiyle birleştiğinde,

görme değil, anlama başlar.

Sonuç: Çift Görmenin Politik Uyarısı

Gözde çift görme, vücudun dengesizliğini anlatır; siyasette ise toplumun kararsızlığını.

İktidarın gözüyle halkın gözü aynı noktaya bakmadığında, gerçek bulanır, algı bölünür.

En büyük politik tehlike, körlük değil; çift görmedir.

Çünkü iki gerçek arasında kalan toplum, sonunda hiçbirine inanmaz.

Peki siz, hangi gözünüzle bakıyorsunuz?

Gördüğünüz şey hakikat mi, yoksa sadece size gösterilen bir yansıma mı?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort brushk.com.tr sendegel.com.tr trakyacim.com.tr temmet.com.tr fudek.com.tr arnisagiyim.com.tr ugurlukoltuk.com.tr mcgrup.com.tr ayanperde.com.tr ledpower.com.tr
Sitemap
ilbet girişsplash