Imgesel Tasarım ve Ekonomik Perspektif: Kaynaklar, Seçimler ve Toplumsal Refah Bir Ekonomistin Girişi Ekonomi, en basit tanımıyla, sınırlı kaynaklarla sınırsız ihtiyaçları karşılamaya çalışan bir sistemdir. İnsanlar, her gün birçok karar alır: ne yiyecek, ne giyecek, hangi ürünü alacak, hangi hizmeti kullanacak? Bu kararlar, yalnızca bireysel tercihlerle sınırlı değildir; aynı zamanda toplumsal refahı etkileyen seçimlerdir. Bir ekonomist olarak, kaynakların sınırlılığı ve bu kaynakların nasıl kullanılacağı üzerine düşündüğümde, tasarım ve estetik gibi soyut alanların bile ekonomik sistemle ne kadar iç içe geçtiğini fark ediyorum. Bugün, “imgesel tasarım” kavramını ele alarak, bu görünmeyen faktörlerin piyasada nasıl bir rol oynadığını inceleyeceğiz. Peki, “imgesel tasarım”…
Yorum BırakKategori: Makaleler
İlgi ve İyelik Zamiri: Felsefi Bir Bakış Açısıyla Dilin Gücü Dil, insan düşüncesinin ve toplumların etkileşim biçimlerinin yansımasıdır. Her kelime, bir anlamı taşıyan bir işaret olmasının ötesinde, insan varlığının nasıl düşündüğünü, anlamlandırdığını ve dünyayı nasıl algıladığını da gösterir. Dilin yapısal öğelerinden biri olan ilgi zamiri ve iyelik zamiri, sadece dilin şekillenişini değil, aynı zamanda insanın kendini ve dünyayı konumlandırış biçimini anlamada da önemli bir rol oynar. Bu yazıda, bu zamir türlerinin anlamını etik, epistemolojik ve ontolojik açılardan tartışarak derinlemesine inceleyeceğiz. İlgi ve İyelik Zamiri Nedir? İlgi zamiri, bir cümlede belirli bir öğeye ait bilgiyi veren, genellikle bir sıfat veya sıfat…
Yorum BırakSuya Düşmek Çıkmak Ne Anlama Gelir? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Eğitim, insan hayatında en güçlü dönüştürücü araçlardan biridir. Bir eğitimci olarak, her gün öğrencilere yeni bilgiler ve beceriler kazandırmanın yanı sıra, onların dünyayı nasıl algıladıklarını şekillendirme fırsatına da sahip oluyorum. Ancak öğrenme, sadece ders kitabı bilgisiyle sınırlı değildir; kişisel deneyimler, toplumsal etkiler ve duygusal süreçler de bu sürecin ayrılmaz parçalarıdır. Her birey, kendi öğrenme yolculuğunda “suya düşmek” ve “suya çıkmak” kavramlarıyla karşılaşır. Peki, bu iki ifade ne anlama gelir ve öğrenme sürecindeki yerleri nedir? İşte bu yazıda, bu kavramları pedagogik bir perspektifle ele alacağız. Suya Düşmek: Öğrenme Sürecinin Zorlukları “Suya düşmek”…
Yorum BırakArpacık Başlangıcı: Toplumsal Yapılar ve Bireysel Deneyimler Üzerine Bir Sosyolojik İnceleme Bir sosyolog olarak, insanların vücutlarında yaşadıkları en küçük değişikliklerin bile, toplumsal yapılarla nasıl etkileşime girdiğini anlamaya çalışmak her zaman ilgimi çekmiştir. Bazen basit bir göz rahatsızlığı, örneğin bir arpacık başlangıcı, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratikler ile nasıl bağlantılı hale gelir? Arpacık, göz kapağında başlayan küçük bir iltihaplanma gibi görünse de, bazen bireylerin toplumsal rollerini nasıl algıladıkları ve toplumsal normlara nasıl uydukları hakkında derinlemesine bir ipucu verebilir. Bu yazıda, arpacık başlangıcının sadece biyolojik bir süreç değil, aynı zamanda toplumsal yapılar ve cinsiyet rollerinin nasıl şekillendiği bir durum olduğunu…
Yorum BırakEksedan Ne Demek? Tarihi ve Günümüzdeki Anlamı Eksedan Kavramının Tarihsel Arka Planı Kelime anlamı ve kullanımı bakımından, “eksedan” terimi çoğu kişinin aşina olduğu bir kavram olmayabilir. Ancak, derinlemesine incelendiğinde, dilin evrimi ve toplumsal yapılarla bağlantılı olarak anlam kazanan bir terim olarak karşımıza çıkar. Eksedan, köken olarak Osmanlı İmparatorluğu’na dayanan bir kavram olup, dilde ve toplumsal yapıda zamanla değişik anlam katmanları kazanmıştır. Genellikle, “eksedan” kelimesi, bir tür unvan ya da önemli bir sosyal statü ile ilişkilendirilir, ancak bunu anlamadan önce bu kelimenin tarihsel kökenine bakmak gereklidir. Osmanlı döneminde, özellikle idari yapılar içinde yer alan bazı unvanlar ve toplumsal sınıflar, bireylerin toplumsal…
Yorum BırakEk Tazminat 37 Nasıl Girilir? Felsefi Bir İnceleme Ek tazminat 37 nasıl girilir? Bu soruyu sormak, yalnızca iş hayatındaki bir teknik prosedürün ötesine geçmek ve daha derin bir felsefi sorgulama yapmak anlamına gelir. Ek tazminat, iş dünyasında emek karşılığında alınan ödemelerin bir parçasıdır, ancak bunun ötesinde, etik, epistemolojik ve ontolojik bir çerçevede nasıl şekillendiğine dair önemli sorular doğurur. Bir tazminat, bir insanın emeği, hakları ve toplumdaki yerini nasıl yansıtır? Bu tür bir uygulama, yalnızca bir maaş artışı ya da bir ödemeden ibaret midir, yoksa iş gücü ve emeğin değerini daha kapsamlı bir biçimde yeniden düşünmemize mi olanak tanır? Etik Perspektif:…
Yorum Bırakİşleten Sorumluluğu: Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir insanın, bir grubun ya da bir topluluğun davranışları, sürekli bir içsel mücadelenin ve dışsal etkileşimlerin sonucudur. Psikologlar olarak bizler, insan davranışlarını çözümlemeye çalışırken bazen bir soru takılır zihnimize: İnsanlar, kendi sorumluluklarını ne kadar içselleştirir? Bir kişi, hem kendisinin hem de çevresindekilerin hayatını etkileyecek kararlar alırken, bu sorumluluğu nasıl algılar ve kabul eder? Bu soruyu, bir işletmenin sorumluluk anlayışından yola çıkarak incelemeye karar verdiğimizde, karşımıza ‘işleten sorumluluğu’ kavramı çıkar. İşleten sorumluluğu, iş dünyasında genellikle bir kişinin ya da organizasyonun, iş yerindeki güvenliği, çalışanlarının refahını ve çevresel etkileri denetleme sorumluluğu olarak tanımlanır. Ancak psikolojik bir…
Yorum Bırak20 Torba Kömür Kaç Kilo? Kışa Hazırlanırken Eğlenceli Bir Hesaplama! Herkese merhaba! Kış yaklaşıyor ve bizler kömür almak için dükkânları gezmeye başladık… ya da belki de çoktan kömür depomuzu doldurduk! Peki, kömür almak, kışın ısınma derdini çözerken, biraz kafa karıştırıcı olabilir. “Bir torba kömür kaç kilo?” sorusu bile kafada deli sorular yaratabilir. Hadi gelin, biraz eğlenceli bir şekilde bu soruyu ele alalım! Kim demiş kömür sadece soba yakmak içindir diye? Kışın o soğuk akşamlarında, soba başında otururken, kömürü alırken gerçekten kaç kilo almanız gerektiğini bilmiyorsanız, bu yazı tam size göre! 20 torba kömürün kaç kilo ettiğini merak ediyorsanız, biraz hesaplama…
Yorum BırakŞiirde Konuşturma Nedir? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış Şiir, insan ruhunun en derin izlerini taşıyan bir sanat formudur. Zaman zaman bir duyguyu, bir düşünceyi, bir anı dile getirmek için yalnızca kelimeler yetmez. Şiir, bazen bir nesneyi, bazen de bir sesi, hatta bir düşünceyi konuşturur. Peki, şiirde konuşturma nedir? Bu kavram, edebiyat dünyasında derin bir anlam taşır ve her kültürde farklı şekillerde kendini gösterir. Bugün, şiirin evrensel dilinde ve yerel perspektiflerde konuşturmanın nasıl algılandığını keşfetmeye ne dersiniz? Şiirde Konuşturma: Tanım ve Anlam Şiirde konuşturma, edebi bir teknik olarak, cansız varlıkları, doğayı, hayvanları ya da soyut kavramları insan gibi konuşturma eylemidir.…
Yorum BırakYazgın Ne Demek? TDK ve Dilin Zayıf Noktaları Üzerine Cesur Bir Tartışma Türk Dil Kurumu (TDK), dilimizin en önemli referans noktalarından biri olmasına rağmen, bazen kelimelerin tanımlarında önemli eksiklikler veya karmaşıklıklar barındırabiliyor. Bu durum, özellikle dilin dinamik ve sürekli evrilen yapısının gerisinde kalmasıyla ilgili tartışmaları da beraberinde getiriyor. “Yazgın” kelimesi, Türkçede sıkça karşılaşılan, ancak bir o kadar da belirsiz ve tartışmalı bir terim. TDK’deki anlamı, toplumsal algı ve dilin kullanımına dair bazı soruları gündeme getiriyor. Peki, “yazgın” kelimesi tam olarak ne anlama geliyor ve dilin evrimine ne kadar uyumlu? TDK’ye Göre Yazgın Ne Demek? TDK’ye göre, “yazgın” kelimesi, “yazmaya uygun…
Yorum Bırak